Her 21 Eylül'de olduğu gibi, Tarihsel Diyalog ve Araştırma Derneği (AHDR) ve Dayanışma Evi (H4C) Dünya Barış Günü için düzenlenen küresel kutlamalara katılıyor.
Dünya Barış Günü, her yıl dünya çapında insan haklarına saygı duyulduğu, sosyal adaletin sağlandığı, kültürlerarası dayanışmanın teşvik edildiği ve sürdürülebilir bir barışın pragmatik olarak kabul edildiği bir dünyada yaşamanın önemine inanan ülke, topluluk, kuruluş, aile ve bireyler tarafından kutlanmaktadır. BM Genel Kurulu, genel olarak durum böyle olmasa da, bugünü 24 saat boyunca şiddetsizliği ve ateşkesi yerine getirerek barış ideallerini güçlendirmeye adanmış bir gün olarak ilan etti. Hoşgörüsüzlük, eşitsizlik, ayrımcılık ve insan hakları ihlalleri, bir Barış ve Şiddetsizlik Kültürü inşa etmeye yönelik küresel çabaları engelliyor. Ek olarak, zorunlu göç ve yerinden edilme, nefret söylemi ve yabancı düşmanlığı, iklim değişikliği ve COVID-19'un yayılmasına eşlik eden aşırılık ve propagandanın yükselişi gibi zorluklar acil ve tutarlı bir şekilde harekete geçilmesini gerektiriyor.
Bu yılki Dünya Barış Günü'nün teması "Barışı Birlikte Şekillendirelim". Salgınla ilgili deneyimlerimizle bu yıl, barış önündeki engellerle mücadele etmek ve her düzeyde sürdürülebilir barışı sağlamak için bütüncül bir yaklaşımın ve yeni dayanışma biçimlerinin, çalışmalarımızda, aktivizmimizde ve günlük yaşamlarımızda çok önemli olduğu konusunda bir hatırlatma oldu. Biz, Dayanışma Evi ve Tarihsel Diyalog ve Araştırma Derneği olarak, toplumlarımızı yeniden inşa etme motivasyonumuzu yineliyoruz; demokrasiyi güçlendirmek için kolektif olarak çalışıyoruz; ve ortak bir insanlık anlayışı geliştirmenin, umut ve eylemi teşvik eden bir platform olduğunu dile getiriyoruz.
Bu amaç doğrultusunda,
Çocukları çok dilli, çok inançlı ve çok kültürlü Kıbrıs’ta yaşamaya hazırlayan bir eğitim için eğitim alanındaki paydaşları diyalog süreçlerine dahil olmaya çağırıyoruz;
Farklı geçmişlerden bireylerin karar verme süreçlerine dahil olması ve kendi kasaba, köy ve mahallelerinde ötekileştirilenlerin güçlendirilmesi için toplum liderlerini, katılımcı mekanizmalara enerji ve kaynak yatırımı yapmaya davet ediyoruz;
Tüm eğitim seviyelerinden öğretmenleri, farklı toplumlardan ve dil, din ile etnik kökenden bireylerle temas olanağını öğrencilerine sunmaya teşvik ediyoruz;
Sınırların ötesinde, alternatif bakış açılarının ve yaratıcılığın teşvik edilmesi için sanatçılarla çalışmaya kararlı olduğumuzu dile getiriyoruz;
Tüm toplumlardan gençleri, nefreti, düşmanlığı ve ırkçılığı sürdüren yapıların ve mevcut durumun sorgulandığı aktivitelere katılmaya davet ediyoruz;
Siyasi liderlerin, çevreyi koruyan ve gelecek nesillerin Dünya’yla uyum içinde yaşamasını sağlayan politikalara kendilerini adamalarını talep ediyoruz;
Barışı birlikte şekillendirerek, uzlaşma konusunda çalışmaya devam etmek için kararlıyız!